Boş Zaman Üzerine:
Boş Olan Zaman mıdır?
Zaman herkes tarafından bilinen ancak tanımlaması güç olan bir kavramdır. Geçmişten bu yana bilim, felsefe, din
ve edebi bilimler zamanın farklı tanımlarını yapmışlardır. Ancak günümüzde insan, zamanı tanımlamak ve
kullanmak adına hala zorluk çekmektedir. Fizikçiler, zamanı ‘geleceğin ilerleyişi’ olarak ifade etmektedirler. İnsan
beyni ise bu zamanı izleyebilmek ve takip edebilmek için gerekli donanıma sahiptir. Zaman, Antik dönemden
modern döneme dek birçok tartışmaya konu olmuş, çeşitli bilim dalları ile ilişkilendirilmiştir. İnsanoğlunun
zamanla olan ilişkisi çok yönlü olarak ele alınmış, zaman bir kavram olmaktan çok tarihi süreçleri geliştiren ve
yönlendiren bir araç olarak görülmüştür. Newton’a göre zaman durmaksızın tek yönde akarken; Einstein’a göre
zaman, olaylara anlam veren ve onları oluşlarına göre sıralayan bir boyuttur.
Peki sizi için zaman neyi ifade ediyor?
Endüstriyelleşmeyle birlikte ortaya çalışma zamanı ve çalışma dışı zaman ifadeleri çıkmıştır. Çalışma dışı zamanı
bireyler “Boş zaman” yani hiçbir zorunluluğunun olmadığı özgür zaman dilimi olarak ifade etmişlerdir.
Antik Yunan’ da boş zaman kavramına baktığımızda aylaklık edilen değil, estetik hazlar uyandıran ruhun
arındırılması amaç edinilen, insanın varlığı üzerine düşünüldüğü iyiliği, hakikati ve bilgi edinmeyi amaç edinen
zaman dilimidir. Boş zaman kavramının bir sorun olarak ele alındığı Antik Yunan’da Platon için ‘aşırı çalışmak
akılsızlıktır’ ve bu sav, kurmuş olduğu akademide öğrettiği ilk şeydir. Ona göre insanın gereğinden fazla çalışması,aşırı iş kaygısı, zenginlik, ün gibi hırsları insanın özgürlüğünün kısıtlanmasına ve doğasının gönüllü kölesi olmasına yol açmaktadır. Bununla birlikte çalışmanın yanı sıra aylaklığın da akılsızlık olduğunu ifade eden Platon’a göre boş zaman; aşırı uyumakla, aylaklıkla ya da eylemsizlikle geçirilecek serbest bir zaman değildir. Endüstriyelleşmeyle birlikte ise boş zaman dilimi yerini turizm, oyun, spor, eğlence ve dinlenmeye dayalı faaliyetlere bırakmıştır.
Eğitimli kişiyi müzik ve spor ile ilgilenmek için aktif boş zamana sahip kişi olarak değerlendiren Platon için felsefe yapmak, boş zamanı en iyi kullanmanın bir ölçütü ve insan olmanın zirvesidir. Valtonen’e göre ise zaman; “çalışma zamanı” ve “özgür zaman” olarak sınıflandırılmalıdır.
Boş zaman ifadesi insanları zamanı kullanmakla ilgili sorumluluklarından kurtarırken, özgür zaman ifadesi insanı, zaman birimiyle ve onu değerlendirmekle ilgili karar ve sorumluluk sahibi bir pozisyona yükselttiği de düşünülmektedir.
Boş vaktin toplumların özgürleşmesi, düşünsel derinleşmeden çok, kapitalizmin gerek duyduğu emek gücünü yeniden ikame etmek ve kapitalizmin yol açtığı yorgunluğun giderilmesi için kullanıldığı savındadırlar.
Haksız sayılmadıklarını çalışma dışında kalan zamanda, çalıştıkları süre içerisinde yaşadıkları yorgunluğu, stresi, yoğun sıradanlaşmış rutin iş hayatında kaybedilen enerjinin geri kazanılması, artan stresin azaltılması amaç edinildiği ortadadır.
Kapitalist sistem ile birlikte boş zaman antik yunandaki anlamını kaybedip, yerini tüketime dayalı bir sisteme bırakmıştır. Kapitalist sistem tüketimi bir ihtiyaç olarak göstermiş ve boş zaman aktivitesi haline getirmiştir.
Zaman bir yönüyle objektif bir yönüyle ise sübjektiftir. Kişi mutlu olduğu bir zaman dilimi içerisindeyken zamanın akışının ya da anlamının farkına varmayabilir bunun sebebi, zaman hızlandığında, beyin bir aralık içinde daha fazla olayı ayırt etmesidir. Bu yüzden eğlenceli zaman geçirdiğimizde zamanın çok hızlı geçtiğini hissederiz. Aynı kişi zor bir durumda olduğu zaman, olduğundan daha uzun gelebilir ve geçmeyebilir. Bundan dolayı kişilerin zamanı algılama ve yönlendirme durumu farklıdır.
“Boş” kelimesinin anlamı “içinde hiçbir şey barındırmayan” anlamını ifade etmektedir.
Peki “zaman” gerçekten boş mudur yoksa insan mı onun anlamını idrak edememiş, kıymetini bilememiştir?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder